23 Eylül 2009 Çarşamba

...

...Sefil Düşünceler ve küçüklükler arasında kaybolup, hayattaki büyük sırrı çözemedik, soru da cevapsız ve acımasız kalakaldı:

Nasıl yaşadın, neden öyle yaşadın, neyi yapabilecekken yapmadın, başka bir yol, başka bir anlam arıyordun, yanlış zilleri, yanlış kapıları çaldın, yanlış yollara saptın, yanlış insanları sevdin, yanlış yataklarda uyudun, yanlış evlerde yaşadın. Neden hayal ettiklerini, düşündüklerini bu kadar küçümsüyorsun? ...

3 yorum:

y. dedi ki...

şimdi sen orada durmuş bu sorularına cevap mı istiyorsun,bunları yazması sayfalar sürer.kimse düşündüklerini küçümsemiyor ama es geçiyor.düşün bak,yapmayı istediğin kaç tane şeyi bir mazerete bağlayarak yapmadın,yanlışları yapa yapa büyüyecektik ama kendimizi es geçtik bi yerde.

cache dedi ki...

Hayallerim, gücüme hep bir beden büyük geldi..
yada gücüm hayallerime bir beden küçük..

Olmak istediğim yerde olamadım hiç..
Yanlış..
Yanlış dediğin bile, yaşarken koyduğun bir sıfat değildir çoğu zaman.. Ne zamanki biter.. Ne zaman ki hayatı sorgularsın.. o zaman dank eder insana.. Ama yaşanmıştır..O an için doğru olan herşey , gün gelip yerini koca bir yanlışa bırakmıştır..

gölge dedi ki...

Cevapsız sorular bunlar sevgili kardeşim y. Evet es geçtik kendimizi, büyümedik belki de. Yapmayı isteyip te mazerete bağladığım veya bağladıkları şeyler o kadar çok ki,

Yanlış kime göre yanlış sevgili cache, bize göre yanlışsa neden hala yanlışların üstüne gideriz.